Bay bay Kemal’e Kandil’den selam geliyor

Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar:

Ramazan bitiyor, unutmayın insan hayatı da bitiyor. 6 Şubat’ta kaybettiğimiz her vatandaşımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Türkiye potansiyel olarak depremiyle seliyle heyelanıyla pek çok afete açık bir coğrafya. Coğrafyamızı değiştiremeyeceğimize göre kendimizi afetlere karşı hazırlayacağız.

Rabbime hamd olsun o afeti yaşadığımızda burada geldiğimde ne haldeydi, ama şimdi ne hale geldi. Çok önemli adımlar attı. 3,3 milyon insanımızı TOKİ vasıtasıyla güvenli evlere taşıdık. Tabi bu işler hem vakit alıyor hem de ciddi kaynak gerektiriyor. Daha önce Elazığ başta olmak üzere çeşitli şehirlerde yaşanan felaketler, yangınlar sınırlı bir yerde gerçekleştiği için yaraları hızlı bir şekilde sarmıştık. Ancak 6 Şubat depreminde etkilediği alan ve yıkım gücü ile bize her şeyi tekrar hatırlattı. Depremler bizim hazırlıklarımızı bitirmemizi beklemiyor. İşte şu andaki Cumhur İttifakı buna hazırdır. Elazığ’da atacağımız temeller bu sürecin yol haritasının özeti gibidir. 1164 konutun anahtarlarını hak sahibi kardeşlerimize takdim ediyoruz.

Bir yılda 319 bin konutun yapımını tamamlamayı hedefliyoruz. Elazığ’da yapacağımız 505’in temelini bugün atıyoruz. Amacımız 1 yıl içinde 319 bin konut ve köy evini hak sahiplerine teslim ederek deprem bölgesindeki şehirlerimizi ayağa kaldırmaktır. Aynen burada olduğu gibi. Sizin gözlerinize bakıyorum, sizler şimdiden 14 Mayıs’ı okuyorsunuz. Toplanıp dağılanlarla değil söz verip de yapanlarla beraberiz. Zemin art 3 olarak inşa edeceğimiz konutları adeta yeni mahalleler yeni ilçeler gibi tasarlıyoruz. Tarihine kültürüne sosyal ve ticari ihtiyaçlarına uygun olarak ihya ediyoruz. Bay bay Kemal senin önünde kaç konut var acaba? Senin büyükşehir belediyelerin kaç konut yaptı? İzmir’de ne yaptılar? Antalya’da ne yaptılar? Sadece laf. Biz yaptık biz.

“BAY BAY KEMAL’E KANDİL’DEN SELAM GELİYOR”

Bu ülkede yapılan her işe karşı çıkmayı maharet sana bir kesim var. Kimdir bu? CHP. Meslekleri budur. Geçmişte havalimanlarından fabrikalara her konuda bu kesimin şirretçe yürüttüğü bu kampanyalara maruz kaldık. Vaktimizin bir kısmını iş yapmaya bir kısmını da mecburen önümüzü tıkamaya çalışanlarla mücadeleye ayırdık. Marmaray’da engellemeye çalıştılar, ama dinlemedik. Vurduk geçtik. Avrasya Tüneli’ni yaptık mı? Yavuz Sultan Köprüsünü yaptık mı? Şimdi de Kanal İstanbul’un önünü kesmeye çalışıyorlar. Bay bay Kemal kesemeyeceksin. Şehir hastanelerimizin önünü kesmek istediler. Togg ile ilgili tartışmalarda da bunu görüyoruz. Kardeşlerim sadece İstanbul’da Çam Sakura Hastanesi, Pakize Hanım hastanesi… Bunlar bile bizim zamanla yarıştığımız hastaneler olmuştur.

Hanımefendi senin aklın bu işlere ermez. Biz papatya çayının ne zaman içileceğini de biliriz ama sana rezeneyi tavsiye ederiz. Kiminle uğraşacağını çok iyi bilmen lazım. Bay bay Kemal sahra hastanesi diyor bir de baktık Adana’da çadır kurmuşlar. Onu da hastane diye yutturmaya çalışmışlar. Biz binlerce yataklı hastaneleri rekor sürelerde devreye aldık. Deprem bölgesinde ihtiyaç duyulan her hastaneyi de 1 yıl içinde faaliyete geçirmek için size sözümüz var. Ne söz verdiysek yerine getirmiş bir hükümet olarak bunu da yapacağız. Yapılanları inkar edecek, emperyalistlerden medet umacak kadar gözlerini hırs bürümüş olanlara rağmen başaracağız. Bay bay Kemal teröristlerle koyun koyunasın, iyi masaya oturdun. Bay bay Kemal’e Kandil’den selam geliyor. Beraber yürüyeceğiz diyorlar. Türkiye’de terör örgütlerinin en çok saldırdığı parti AK Parti’dir. Hepsini de biliyoruz hepsi de aklımızda ve kalbimizde. Her kim bu konuda AK Parti’nin ve bizim ismimizi ağzına alırsa karşısında milleti bulur, gakgoşları bulur. Onlar hayali makamlar dağıtmaya, gökkuşağı renklerine bürünmeye devam etsinler. Bizim LGBT ile işimiz yok.

Elazığ 14 Mayıs’ta farkını bir kez daha ispatlayacak. Yüreği imanlı gönlü zengin gakgoş sandıkta yapmaz. Unutmayın deprem binalarımızı yıkabilir, canımızdan can kopartabilir. Ekonomik sıkıntılar yükümüzü artırabilir. Ama hiçbir şey umudumuzu inancımızı elimizden alamaz. Çünkü biz Cumhuriyetimizin ilk asrında dikenli mayınları aşarak bu günlere gelmiş bir milletiz. Emperyalistlerin içimizdeki kuklalarıyla nasıl uğraştığımızı en iyi siz biliyorsunuz. Okyanusu geçen Türkiye’yi, 14 Mayıs’ta bir kaşıkta boğmak isteyenlere diyoruz ki ‘başaramayacaksınız’ Bu depremin yaralarını biz saracağız.

Terör örgütleriyle birlikte olanlar onla birlikte yok olacaklar, onların da başlarını biz ezeceğiz. 85 milyon ile birlikte hayal ettiğimiz her şeyi biz yaptık, yine yapacağız. Sandığa gittiğinizde ülkenizin geleceğinizi kime emanet edeceğinizi düşünmenizi istiyorum.

YSK’da listeler açıklandı. Bir tarafta bölücülerin yürü Kemal’i bulunuyor, bir yerde gel buraya Muharrem var, ötekini saymaya gerek yok.