Arıklı:Enerji̇ kaynağını nereden, nasıl sağlayacağımız hükümeti̇n si̇yasi̇ Iiradesi̇di̇r. Buna karışmasınlar
Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı BRT’de ’17. Saat’ programına katılarak Enerji konusunda, Seçim Yasası ve Depremle ilgili yasaya yönelik açıklamada bulundu.
Arıklı, Bakanlar Kurulu’nda enerji konusunun gündeme geldiğini, Perşembe günü de Meclis’te olağanüstü toplantı yapıp Kamu İhale Yasası’nın görüşülmesinin hedeflendiğini söyledi.
Arıklı, “Evet acelemiz var. Haziran, Temmuz, Ağustos aylarında enerji tüketimi en üst noktada olacak. Bizim şuanda üretim tam kapasite çalışırsak 370’lerde. Yaz aylarında enerji tüketimi 400-420’leri bulacak. Yaz aylarında elektrik kesintisi olduğunda vatandaşı canından bezdiren dünden itibaren yaşanan olayların olmaması için şimdiden tedbir almaya çalışıyoruz” dedi.
“ALTERNATİFLERİ DÜŞÜNMEK ZORUNDAYIZ”
“AKSA ile anlaşacaksak çok acil bir şekilde bir yada iki tane jenaratör al gel diyeceğiz ki yaza hazırlıklı olalım. Anlaşmayacaksak başka alternatifleri düşünmek zorundayız” diyen Erhan Arıklı, Kamu İhale Değişiklik Yasa Tasarısının neyi amaçladığını anlatamadıklarını ve muhalefetin de anlamak istemediğini söyledi.
“ANLAMAK İSTEMİYORLAR ÇÜNKÜ KULAKLARI KAPALI”
Bakan Arıklı, “Kamu İhale Yasa Tasarısının neyi murat ettiğini anlamak istemiyorlar çünkü kulakları kapalı. Şartlanmışlar bir noktaya, o noktada durmaya devam ediyorlar. Biz şuanda AKSA ile görüşmek için yetki istiyoruz. Hangi gerekçe ile? Kendilerinin yıllar önce 2009’da AKSA ile imzalamış oldukları sözleşme gereği o sözleşmede diyor ki 18 aya kala görüşmeler başlar. Bir yıl kala da bitirilir. Kendileri koymuşlar o zamanı. Şimdi aceleniz ne diyorlar?” şeklinde konuştu.
“AKSA’YA İLK ŞARTIMIZ ENTSO-E (AVRUPA İLETİM SİSTEMİ İŞLETİCİLERİ AĞININ) PROBLEMİNİ AŞMASIDIR”
Sözleşmenin 3 yıl uzatılabileceği ile ilgili bir soruya ise Arıklı, “İyi de konuşmamız gerekiyor. Sadece uzatma ile bu iş bitmiyor. Bizim asıl amacımız Yeşil enerjiye acil ihtiyacımız var. Güneşten bol miktarda yararlanabilmemiz için iki tane temel şartı var.Bunu anlatamıyoruz, anlamıyorlar. Birincisi arz güvenliğini sağlamanız lazım. Amacımız biran önce kablo ile elektriğin gelmesi. AKSA ile görüşeceğiz.Bizim derdimiz katı yakıtla enerji üretmek falan değil. AKSA’ya ilk şartımız ENTSO-E (Avrupa İletim Sistemi İşleticileri Ağının) problemini aşıp bu ülkeye kablo ile elektriği getirecek misin? Bunu hayır getiremem dediğinde AKSA ile konuşmayacağız. Başka alternatifleri gündeme getireceğiz. Konuşabilmek, masaya oturabilmek için de yetkiminiz olması lazım” diye konuştu.
“MECLİS KÜRSÜSÜNDEN SORDUM”
Bakan Arıklı, “Sıla Usar İncirli ve Tufan Erhürman Meclis kürsüsüne çok sık çıkıp diyorlar ya biz bıraktığımızda 4 tane jeneratör alacaktık. Ona ilk karşı çıkanlardan birisi ben idim. Argümanım da şu idi; Kardeşim 2030 yılında AB bu jenaratörleri yasaklayacak. Hani siz AB taraftarısınız, AB kriterleri diyorsunuz ya AB Güney Kıbrıs’a bu jenaratörleri kullandığı için emisyonu kirlettiği için her yıl 85-90 Milyon Euro ceza kesiyor. Ve siz AB’nin yasakladığı jenaratörleri almamız için lobi yapıyorsunuz. Kim için 4 jenaratörü 44 Milyon Dolara almaya çalışıyorlardı? Onların döneminde İsmet Akim 5 Milyon Dolara pazarlık etmişti. 22 Milyon Doları kimin cebine verecektiniz? O zaman da Meclis kürsüsünden sordum” dedi….
“EYLEMİ YAPAN ARKADAŞLAR HAKSIZ”
Arıklı, “Bu eylemi yapan arkadaşlar haksız. Bizim onlara bir zararımız yok.
Kıb-Tek devam edecek. Kıb-Tek bu halkın malı. Orada çalışanlar da işlerine devam edecek. Biz sadece ihtiyacımız olan temiz, ucuz enerjiyi sağlamaya çalışıyoruz. Bunu yine Kıb-Tek alacak ve halka verecek. Benim enerji kaynağını nereden nasıl sağlayacağım hükümetin siyasi iradesidir. Lütfen buna karışmasınlar. Kıb-Tek ile ilgili bir problem olursa o zaman konuşsunlar. Kıb-Tek’in 2 Milyar borcu var. 1 milyar 200 Milyon TL AKSA’ya borcu var. 600 Milyon Lirasını Türkiye’den alıp biz ödeyeceğiz. Bu yıl içerisinde bizim 2022’den bu yana kadar KIB-TEK ödeyeceğimiz para 2 Milyar 200 Milyon Lira olacak. Bunu sübvansiye ediyoruz. Bunlar hiç konuşulmuyor dedi.
“ERHÜRMAN BAŞBAKANLIK YAPTI MI AMA HİÇ PROTOKOL İMZALAMAK ONA NASİP OLMADI”
Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, ‘imzalanmış protokole son rötuşlar yapılacağı’ ifadelerini Erhürman’ın eleştirmesine de yanıt verdi.
Arıklı, “Tufan Erhürman Başbakanlık yaptı mı ama hiç protokol imzalamak ona nasip olamadı. Dolayısıyla bunun nasıl olduğunu bilmiyor. Protokoller önce ana hatları üzerinden konuşulur, nereye ne kadar kaynak aktarılacağı belirlenir, imzalanır ve ondan sonra da detaylar konuşulur. Bizim şuanda yaptığımız o’dur. Dün Meclis’te söylediğim son rötuşlar örnek de verdim ama anlamadı. Anlamak istemiyor. İlla birşeyler bulup da bu zor şartlarda Anvatan Türkiye’den gelecek olan 9.5 Milyar TL’yi bir şekilde gölgelemek mi diyeyim, anlamsızlaştırmak mı yada soru işaretleri koyarak vatandaşın kafasına başka düşüncelerin oluşmasını sağlamak mı amaç bilmiyorum” dedi.
“AD-HOC KOMİTE KURULARAK SEÇİM YASASI ELE ALINACAK”
Bir soru üzerine Bakan Arıklı hükümetin bir sonraki adımın Seçim Yasasını acil olarak ele almak olduğunu söyledi.
Arıklı, “Anayasa gereği Haziran’da ara seçim söz konusu. Onun için Seçim Yasasını çok acil bir şekilde Ad-Hoc Komitesi kurarak, ele alacağız. Hükümet programında da protokolde de var. Benim teklifim bölgeleri daraltalım. Bir milletvekili için ülke genelinde seçim yapmak yerine giden arkadaşımız Lefkoşa milletvekili idi. Lefkoşa bölgesinde bir seçim yapalım. Dolayısıyla bir bölgeye sıkıştıralım. Belki bu arada 6 seçim bölgesini 3’e düşürme de olabilir. 3 Genel başkan bu konuyu konuştuk.Ya kendi aramızda yada muhalefetle uzlaşma ortamı varsa bir Ad-Hoc Komite kurma yönünde karar aldık. Önümüzdeki bir kaç gün içerisinde Başbakan gündeme getirecek” dedi.
“DEPREMLE İLGİLİ YASAYI BİRAN ÖNCE İMZALAMANIZDA FAYDA VAR.UZATMANIN ANLAMI YOK DEDİK”
Depremle ilgili maaş kesintilerini içeren yasanın Cumhurbaşkanı tarafından neden imzalanmadığı ile ilgili bir soruya ise Bakan Arıklı, “Orda küçük bir sıkıntı varmış. Yanlış anlaşılmadan kaynaklanan. Teknik bir hata. Banka faizlerinden kesintiyle alakalı.Sayın Cumhurbaşkanı onu bize de sordu. Orda bir eksiklik var mı diye. Sayın Cumhurbaşkanım bunu çok fazla artık uzatmanın bu saatten sonra anlamı yok biran önce imzalamanızda büyük fayda var dedik.Takdir kendilerinin” yanıtını verdi.
BRT
Bu Haber ACM Cyprus Yeni Teknolojiler Çalışması Kapsamında, OpenAI – ChatGPT Tarafından Sizin İçin (Türkçe veya İngilizce) Yeniden Yazıldı. Okumak İçin Sayfaya Devam Edin.
Arıklı: The source of energy is a matter of political will and should not be interfered with
The demand for energy is rapidly increasing worldwide, and Turkey is no exception. With its rapidly growing population, both the government and the private sector are constantly looking for ways to meet the rising demand for energy. This is where the energy source becomes a crucial matter of political will, and interference with such decisions should be avoided.
Arıklı is a term that refers to the source of energy. It is a crucial part of Turkey’s energy policy, where the government has a significant role to play. While the government plays a critical role in setting energy policy, it is equally important to ensure that interference and external influence are avoided.
The government should be the sole decision-maker regarding the country’s energy sources. Any interference with this process can hinder the progress of the government’s plans and create instability in the energy sector. The government must have complete control over the planning, development, and management of energy resources.
It is crucial to ensure that the energy supply is stable, reliable, and affordable. This is not only essential for households and businesses but also for the overall stability of the economy. The government’s energy policies should be aimed at meeting these objectives, ensuring that energy supplies remain available at all times, meeting the demand of its citizens and industries.
The government should also encourage competition in the energy market. This will ensure that energy prices remain affordable while maintaining a high level of service quality. Encouraging competition between the energy companies can also contribute to the development of new technologies that are essential for sustainable energy production.
The Turkish government has been taking steps in ensuring a stable and secure energy supply. The government has launched several initiatives such as the Renewable Energy Law and the National Energy Efficiency Action Plan. These initiatives are aimed at increasing the country’s energy security, reducing its dependence on foreign oil, and reducing greenhouse gas emissions.
In conclusion, the source of energy is an essential matter of political will. The government must have complete control over energy policy to ensure a stable, reliable, affordable, and competitive energy market. External interference should be avoided, ensuring that energy policy remains in the hands of the government. Turkey has shown progress and commitment towards ensuring a secure and stable energy supply, and it is crucial to continue to support these initiatives to ensure the country’s energy security.
Geleceği Yeniden Şekillendirebilmek İçin Yorumlarınızı Bekliyoruz.
Ülkelerin enerji kaynakları, ekonomik ve sosyal açıdan en önemli konulardan biridir. Bu kaynakların nereden ve nasıl sağlanacağı ise hükümetin siyasi iradesi doğrultusunda belirlenir. Enerjinin güvenli, sürdürülebilir, ekonomik ve çevresel açıdan uyumlu bir şekilde sağlanması, bir ülkenin kalkınması için kilit bir faktördür.
Arıklı olarak adlandırılan bazı kişilerin veya kurumların, enerji kaynaklarının nereden ve nasıl sağlanacağı konusunda hükümetin kararlarına karışmaları doğru değildir. Siyasi irade, ülkenin çıkarlarına uygun şekilde hareket eder ve bu hedefe ulaşmak için enerji kaynaklarını sağlamak için alternatif yollar araştırır.
Arıklı söylemler, hükümetin karar alma sürecine müdahale ederek, enerji politikalarının oluşturulmasını ve uygulanmasını engeller. Bu durum, ülkelerin enerji güvenliği açısından risk oluşturur ve yatırımcıların ülkeye olan güvenini azaltır.
Enerji kaynaklarının sağlanması, yeni yatırımların yapılması, teknolojik gelişmelerin takip edilmesi ve sürdürülebilirliğin sağlanması hükümetin sorumluluğundadır. Bu nedenle, Arıklı görüşlerin ve müdahalelerin engellenmesi, enerjinin etkin ve verimli kullanımının sağlanması açısından son derece önemlidir.
Enerji kaynaklarının nereden ve nasıl sağlanacağı; ülkenin ekonomik, sosyal ve çevresel durumunu da etkileyen bir karardır. Bu nedenle, hükümetin bu konuda öncülük etmesi ve ülkenin geleceği için doğru stratejileri belirlemesi gerekir. Arıklı söylemler, bu doğru stratejilerin hayata geçirilmesini engelleyebilir ve ülkenin enerji politikalarında belirsizlik yaratır.
Sonuç olarak, enerji kaynaklarının nereden ve nasıl sağlanacağı konusunda hükümetin siyasi iradesinin belirleyici olduğu bir gerçektir. Arıklı söylemler, hükümetin yetki alanına müdahale ettiği için kabul edilemez ve enerji politikalarının uygulanmasını engeller. Bu nedenle, enerji kaynaklarının doğru ve verimli bir şekilde sağlanması için hükümetin hedefleri doğrultusunda hareket etmesi ve Arıklı görüşlere karşı koyması önemlidir.