Asırlık saatler Topkapı Sarayı’nda ziyaretçilerini bekliyor

Osmanlı sultanlarının yaşadığı Topkapı Sarayı sanatın ve zanaatın en nadide hazineleriyle donatılmıştı. Sarayın duvarları arasında yüzyıllardır saklanan muhteşem saat koleksiyonu da bunlar arasındaydı. Milli Saraylar Başkanlığı’na bağlı Topkapı Sarayı’nın ikinci avlusunda yer alan Has Ahırlar Bölümü, kapsamlı çalışmaların ardından Saat Müzesi’ne dönüştürüldü.
“Zaman ve Sanat” temasıyla kapılarını açan müzede, saray koleksiyonuna ait 300’ü aşkın saat, modern bir sergileme anlayışıyla ziyaretçilerin beğenisine sunuluyor. Mekana adım atanlar, saatlerin sadece zaman ölçeme aracı olmayıp, birer sanat eserine dönüştürüldüğüne tanıklık ediyor.
Birbirinden özel saatler bir arada
Saat Müzesi’nde yer alan bazı parçaların dünyada ikinci bir örneği bulunmuyor. Türk saatçiliğinin önemli simalarından Ahmed Eflaki Dede ve Süleyman Leziz’in imzasını taşıyan saatler şüphesiz müzenin en özel parçaları.
Fransa İmparatoru Napolyon’un, Sultan II. Mahmud için yaptırdığı “pendule” olarak bilinen saat hayli ilgi görüyor. İstanbul’un dört bir yanından manzaralarla süslü bu nadide saatten dünyada sadece 7 tane var. Sultan II. Abdülhamid’e armağan edilen Rus yapımı “grifon” figürlü masa saati de hayranlık uyandırıyor.
Sanat eserinden farksız saatler
Milli Saraylar Başkanlığı’nın yürüttüğü titiz belgeleme, restorasyon ve konservasyon çalışmalarının ürünü olan bu özel koleksiyon çağdaş ve estetik bir sergileme düzeniyle ziyaretçilerin karşısına çıkıyor. Her saatin altında tarihsel bilgiler ve teknik özellikler yazıyor. Bilgilendirme panoları, ziyaretçiler için doyurucu bilgiler veriyor. Bu yönüyle müze hem uzmanlara hem de meraklı ziyaretçilere hitap eden kapsamlı bir öğrenme alanı sunuyor.
Saatler, müze içinde özenle hazırlanan tematik başlıklar altında sınıflandırılarak sergileniyor. Türk Saatleri, Boy Saatleri, Duvar Saatleri, Cep Saatleri, Masa Saatleri, Oturtma Saatler, Dekoratif Formlu Saatler, Ölçüm Aletleri ile Atölye ve Tamir Aletleri gibi kategoriler koleksiyonun genişliğini ve çeşitliliğini ortaya koyuyor.
Bu düzenleme sayesinde ziyaretçiler Osmanlı ve Avrupa saat yapım geleneğinin inceliklerini görebiliyor. Türk saatçiliğine adanmış özel bölümde ise Osmanlı ustalarının çalışmaları ayrı bir hayranlığa sebep oluyor.
Vitrin tasarımında özel ayrıntılar
Saatlerin sergilendiği vitrinler de her türlü detay düşünülerek hazırlanmış. Her saat, mekanik yapıları ve estetik detaylarına göre özel olarak tasarlanmış vitrinlerde sergileniyor. Yaklaşık 3,5 metreyi bulan boy saatleri için özel teşhir alanları oluşturulmuş. Ağır oturtma saatler ve altlıkları için ayrı kaideler tasarlanırken, cep saatleri bölümü spiral formdaki yerleşimi ve vitrin önündeki dijital bilgilendirme ekranlarıyla dikkat çekiyor. Böylece her bir saat, yüksek çözünürlüklü görsellerle desteklenen dijital etiketler aracılığıyla ziyaretçilere ayrıntılı şekilde tanıtılmış oluyor.
Müze, salı günleri hariç haftanın her günü 09.00-17.00 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor.




