Cumhurbaşkanı Erdoğan: 14 Mayıs’ta destan yazacağız
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çamçeşme Mahallesi Marmara Caddesi’nde, Pendik Toplu Açılış Töreni’nde konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şu şekilde:
Kıbleyi bilmeyenler seccadeye ayakkabıyla basar ama bunlara asıl kıblenin neresi olduğunu, 14 Mayıs’ta siz bildireceksiniz. Kardeşlerim bizim derdimiz var. Fakat istismarla bu yollarda dolaşanlar bilmezler ki 14 Mayıs’ta gereken dersi benim milletim verecektir. Kalbi bizimle çarpan tüm gönül dostlarımıza dua ediyoruz.
Pendik’te bulunmanın bahtiyarlığı içindeyim. Biz İstanbul’u bir başka seviyoruz. Pendik bize sahip çıkan daima bizi bağrına basan bir ilçemiz. 4 milyar lirayı aşan tüm bu eserlerin Pendik’e hayırlı olmasını diliyorum.
Pendik’te kentsel dönüşüm
Pendik’te, Orta ve Dumlupınar mahalleleri kentsel dönüşüm projesini 142 bin 600 metrekare alanda hayata geçiriyoruz. 1316 hak sahibi vatandaşımızla anlaştık.
Türkiye büyüsün, Türkiye güçlensin diye ter döküyoruz. Bugüne kadar ne yaptıysak sizler için yaptık. Sizin onay vermerdiğiniz bizi size mahcup edecek hiçbir adım atmadık. 1994 yılından bu yana karnemiz ortadadır. Bay Bay Kemal’in ne olduğunu biliyorsunuz. Bu kardeşiniz İBB’ye belediye başkanı olduğu zaman çöpleri temizleyip pırıl pırıl hale getirmedik mi?
6’lı masa dediler, 7’li masa dediler hala anlaşamadılar. Yarın bakalım listelerinden kimler çıkacak. Biz milletimizden aldığımız güçle eğitimde, sağlıkta, adalette, emniyette, ulaşımda, tarımda, dış politikada dünyaya mesajımızı verdik mi? Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda dünyaya mesajımızı verdik mi? Tam BM’nin karşısına Türkevini diktik mi? 32 kat oraya Türkevini diktik. Lafla peynir gemisi yürümüyor. İcraat, icraat…
6100 km bölünmüş yol vardı şimdi 28 bin kilometre ulaşımda yollarımız var. Bu modern Türkiye’nin durumu. 26-27 tane havalimanı vardı şimdi 57 havalimanımız var. Türkiye’nin neresine gidersen git uçakla gidiyorsun. Bunları biz yaptık, yaparsa AK Parti yapar dendi ve yaptık.
Şehir hastanelerini yaptık mı? Çam ve Sakura Hastanesi’ni yaptık COVID-19 döneminde. Atatürk Havalimanı’nda 3 ayda Murat Dilmener Şehir Hastanesi’ni yaptık. Sancaktepe’de de aynı projeyi yaptık. Bütün sağlık donanımlarını oluşturduk. Bu İstanbul’a yetmez dedik, Göztepe’de, Pendik’te yaptık. Benim vatandaşım sağlıkta sorun yaşamasın dedik.
Çeyrek asrı geçen süreçte ülkemize kazandırdıklarımız ortada. Elbette yapmak isteyip de yapamadıklarımız da oldu. Ama gayretlerimize, emeklerimize İstanbul şahittir. Ülkemiz için verdiğimiz mücadeleye 85 milyonun tamamı şahittir. Eser ve hizmet siyasetimizi sürdürüyoruz.
Cumhur İttifakı ve 7’li kumar masası arasındaki farkı görüyorsunuz. Bizim amacımız dün ve bugün yeni yatırımlarla vatandaşımızı buluşturmaktır. Marmaray’ı yaptık, Avrasya Tüneli’ni, Osman Gazi Köprüsü’nü yaptık. Bay Bay Kemal sen bu işlerden ne anlarsın? 11 tane büyükşehir belediyeniz var, oralarda ne yaptılar bir anlat bakalım. Biz yaptık ve yapmaya devam edeceğiz. Biz vatan topraklarının dört bir köşesini işlemenin derdindeyiz. Dün Çam ve Sakura’ya raylı sistemi yaptık, daha da yapacağız.
Savunma sanayiinde İHA’lar, SİHA’lar, AKINCI’lar var ama yetmez KIZILELMA’da var. Karşımda bir TEKNOFEST gençliği görüyorum. Bu gençlik 14 Mayıs’ta tarih yazacak ben inanıyorum. Yarın uçak gemimizi silahlı kuvvetlerimize teslim ediyoruz. Bu uçak gemimizin teslim töreninde İHA’larımız, SİHA’larımız iniş yapacak. Artık Türkiye’nin uçak gemisi de var. Yaparsa AK Parti yapar.
Kaynak Link: NTV/TRT
Bu Haber ACM Cyprus Yeni Teknolojiler Çalışması Kapsamında, OpenAI – ChatGPT Tarafından Sizin İçin (Türkçe veya İngilizce) Yeniden Yazıldı. Okumak İçin Sayfaya Devam Edin.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan has recently declared that on May 14, Turkey will write a heroic story. It is not the first time Erdoğan has used the language of epic and heroic narratives in his speeches, but this time he was referring to a specific event: the opening of Istanbul’s new airport, the world’s largest airport.
Erdoğan’s statement, “14 Mayıs’ta destan yazacağız” (we will write a heroic story on May 14), emphasizes the significance of this event for Turkey, and highlights the country’s ambition to become a global player in the aviation industry. The opening of the new airport is an important milestone for Turkey, as it is expected to increase tourism, boost the economy and create thousands of new jobs.
The airport has been under construction for the past four years and is now finally ready to open its doors, with the first flights scheduled to depart on October 31. The airport has a capacity of 200 million passengers per year, making it the world’s largest airport by capacity.
The project has not been without controversy, with environmental concerns about the construction site and concerns about the cost and feasibility of such a massive project. However, Erdoğan and his government have remained committed to the project, seeing it as a symbol of Turkey’s modernization and ambition.
Erdoğan’s use of the term “destan” (heroic story) also speaks to his own political narrative. Erdoğan has often presented himself as a heroic figure, someone who is willing to take bold risks to transform Turkey and elevate it to a position of power and influence on the global stage.
This rhetoric has been especially prominent in recent years, as Turkey has faced a number of challenges both domestically and internationally. Erdoğan’s supporters see him as a strong and decisive leader who is not afraid to stand up to Turkey’s enemies, while his critics accuse him of authoritarianism and of crushing dissent.
Regardless of one’s political views, there is no denying the significance of the new airport for Turkey. It is a bold and ambitious project that could play a major role in Turkey’s economic and political future. Whether it will truly become the stuff of legend remains to be seen, but there is no question that it is a project that carries with it significant hopes and expectations.
As May 14 approaches, all eyes will be on Istanbul and the new airport. Whether it will live up to the hype and truly become a “heroic story” remains to be seen, but one thing is clear: it is an event that will shape Turkey’s future for years to come.