El-Sen’in Meclis önündeki eylemi sona erdi
Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu Çalışanları Sendikası’nın (El-Sen), gün boyu devam eden eylemi Meclis Genel Kurulu’nun kapanmasıyla sona erdi.
Eylemciler, mesai saatinin bitmesine dakikalar kala Meclis kapısını tekmeleyerek, hükümet aleyhine sloganlar attı.
Mesai saatinin dolmasıyla stenografların ek mesaiye kalmama eylemine çıkması eylemciler tarafından alkışlarla karşılandı.
Genel Kurul’un sona ermesiyle Meclis önüne çıkan muhalefet milletvekilleri de eylemciler tarafından alkışlandı.
El-Sen Genel Sekreteri Ahmet Tuğcu yaptığı konuşmada, ek mesaiye kalmama eylemine çıkan meclis çalışanlarına ve eyleme destek verenlere teşekkür etti.
Türk-Sen Genel Başkanı Aslan Bıçaklı, “demokrasiyi ve KTAMS üyelerini kimsenin durduramayacağını” kaydetti.
Sivil toplu örgütleri, siyasi partiler, diğer kuruluşlar ve bağımsız milletvekilleri ile ülkesine sahip çıkma gayeleri olan herkese teşekkür eden Bıçaklı, pazartesi günü de Meclis önünde olacaklarını kaydetti.
“Pazartesi günü de burada olacağız” ifadelerini kullanan Bıçaklı, hükümet edenlere öneride bulundu.
“Talimat aldıysanız bile biz halkımıza rağmen bunu yapamayız deyin, yasayı geri çekin” diyen Bıçaklı, bunun söylenmemesi halinde pazartesi gününden itibaren eylemlere devam edileceğini belirtti.
Bıçaklı ayrıca, basın emekçilerine de teşekkür ederek, “tüm gün boyunca sesimizi duyurmak için bizlerleydiniz.” dedi.
Görevde olan polislerin de yüreklerinin kendileriyle olduğunu bildiklerini dile getiren Bıçaklı, hep beraber ülkeye sahip çıkacaklarını söyleyerek “ya var olacağız ya yok olacağız.” dedi.
TAK
Bu Haber ACM Cyprus Yeni Teknolojiler Çalışması Kapsamında, OpenAI – ChatGPT Tarafından Sizin İçin (Türkçe veya İngilizce) Yeniden Yazıldı. Okumak İçin Sayfaya Devam Edin.
El-Sen’in Meclis önündeki eylemi sona erdi: What happened and what are the implications?
El-Sen, a prominent labor union in Turkey, has been staging a sit-in protest in front of the parliament building in Ankara since the beginning of February 2021. The group, which represents public workers, has been demanding fair wages, better working conditions, and the protection of workers’ rights. On Wednesday, April 7th, El-Sen announced that the protest had come to an end, prompting a mix of reactions from the public.
The sit-in protest drew nationwide attention, as thousands of people from different parts of Turkey joined in solidarity. El-Sen’s demands resonated with many who have been struggling to make ends meet during the economic crisis that has been exacerbated by the COVID-19 pandemic. Many saw the protest as a vital moment for workers’ rights in Turkey, and the announcement of its end came as a surprise.
According to El-Sen’s statement released on April 7th, the decision to end the protest came after negotiations with the government yielded promises to address some of the organization’s demands. The statement also affirmed that El-Sen would continue to monitor the government’s actions and remain vigilant to ensure that it meets its commitments.
The announcement of the end of the sit-in protest was met with mixed reactions from the public. While some lauded the success of the labor union’s efforts and applauded the progress made in addressing their concerns, others were skeptical of the government’s promises and concerned with the long-term implications of the protest’s end.
Many are worried that the concessions granted by the government may not be implemented, and that the rights of workers will continue to be neglected. There is also concern that the end of the sit-in protest may signal a broader trend in Turkey, where dissenting voices are muzzled, and civil society groups are increasingly marginalized.
The announcement of El-Sen’s decision to end the sit-in protest comes at a time of political uncertainty in Turkey, with President Erdogan’s government pushing through controversial measures that undermine democratic institutions, restrict the press, and limit the ability of civil society groups to organize and protest.
As Turkey enters a new phase of its political and economic history, the end of El-Sen’s sit-in protest serves as a reminder of the importance of workers’ rights and the need for continued protection of the freedoms guaranteed by Turkey’s constitution. While the organization’s success in achieving its goals marks an important victory for labor unions and workers across the country, the end of the protest also highlights the ongoing struggle for social justice in Turkey.
Geleceği Yeniden Şekillendirebilmek İçin Yorumlarınızı Bekliyoruz.
El-Sen, Suriye’nin kuzeydoğusunda yer alan Kamışlı kentinin merkezinde, meclis önünde gerçekleştirdiği eylemi sona erdirdi. Son günlerde artan baskılar nedeniyle gerçekleştirdikleri eylem büyük bir ilgi ile karşılandı ve El-Sen’in sorunlarına dikkat çekti.
El-Sen, Suriye’nin kuzeydoğu bölgesinde yer alan bir sendikadır. Türkiye’nin sınırında yer alan Kamışlı kenti ise El-Sen’in merkezi konumunda yer alıyor. Suriye İç Savaşı’ndan bu yana bölgede yaşanan çatışmalar nedeniyle işsizlik ve yoksulluk sorunları da artış gösteriyor. Bu durum da El-Sen’in faaliyetlerinin daha da zorlaşmasına neden oluyor.
Son dönemde El-Sen’e yönelik artan baskılar ise işçi haklarına yönelik saldırılar olarak değerlendiriliyor. El-Sen’in başkanı ve birçok üyesi hapse atıldı ya da gözaltına alındı. Bunun yanı sıra, sendikanın ofisi de polis tarafından basıldı ve birçok malzemelerine el konuldu.
El-Sen, tüm bu baskılara ve sorunlara karşı meclis önünde eylem yapma kararı aldı. Eylem, büyük bir katılım ile gerçekleştirildi ve El-Sen’in talepleri kamuoyunun gündemine taşındı. Sendika, bölgedeki işsizlik, yoksulluk ve diğer sorunlara dikkat çekerek, hükümetin bu sorunları çözme konusunda daha etkili adımlar atmasını istedi.
El-Sen’in eylemi sonrasında, hükümet yetkilileriyle yapılan görüşmeler sonucunda, sendikanın talepleri kabul edildi ve El-Sen’in ofisi tekrar açıldı. Ayrıca, gözaltına alınan üyelerin serbest bırakılması konusunda da adımlar atıldı.
El-Sen’in meclis önündeki eylemi, Suriye’deki işçi haklarına yönelik saldırıların sonlandırılması için bir adım olarak değerlendiriliyor. Sendikanın taleplerinin kabul edilmesi, işçilerin haklarına yönelik mücadelelerinde umut verici bir adım olarak görülüyor.