Fransa’da sokaklar durulmuyor
Fransa’da emeklilik yaşını 64’e yükselten düzenlemeye karşı 16 Mart’ta başlayan gösterilerin onuncusu gerçekleştirildi. Ülke genelinde yaklaşık 200 noktada düzenlenen protestolara sendikalara göre 2 milyon, resmi rakamlara göre ise 740 bin kişi katıldı. Birçok kentte polis ile göstericiler karşı karşıya geldi. Fransa İçişleri Bakanı Darmanin, 201 kişinin gözaltına alındığını, 175 güvenlik görevlisinin de yaralandığını açıkladı.
Kaynak Link: NTV/TRT
Bu Haber ACM Cyprus Yeni Teknolojiler Çalışması Kapsamında, OpenAI – ChatGPT Tarafından Sizin İçin (Türkçe veya İngilizce) Yeniden Yazıldı. Okumak İçin Sayfaya Devam Edin.
Fransa’da son birkaç yıldır sokaklar hiç durulmuyor. İlk olarak 2018 yılında başlayan sarı yelekliler protestoları, hükümetin sosyal refah politikalarını ve ekonomik durumu eleştiren protestolardan başlayarak ülke genelinde hükümet karşıtı gösterilere dönüştü. Ancak bu gösteriler sadece bir örnek değil, Fransa’da yaşanan toplumsal germeler uzun bir süredir biriken sorunları gösteriyor.
Fransa, tarihsel olarak “devrimci” bir ülke olarak bilinir. Fransız Devrimi, 18. yüzyılda başlayarak, kraliyeti ve aristokrasiyi yıktı ve halkın gücünü yükseltti. Ancak genel olarak, Fransa’da halk ile hükümet arasındaki ilişki, halkın talepleri ve hükümetin politikaları arasındaki uçurum nedeniyle sık sık gerilir.
Sarı yelekliler protestoları, 2019 yılına kadar devam etti ve Fransa’nın birçok şehrinde yoğunlaştı. Gösteriler sırasında gerginlik arttı ve bazı gruplar şiddet eylemlerine başladı. Yapılan araştırmalar, protestoların hükümet karşıtı olmasını sağlayan özellikle ekonomik sorunlar olduğunu gösteriyor. Fransa’da işsizlik oranı yüksek, gelir eşitsizliği artmakta ve insanların günlük yaşam maliyetleri giderek yükselmektedir.
Bu protestolar sadece birkaç ay önce durdu. Ancak son zamanlarda, Fransa’da hükümet karşıtı gösteriler yeniden başladı. Özellikle Covid-19 pandemisi ve hükümetin pandemi önlemlerine tepki olarak protestolar tüm ülkeye yayıldı. Hükümetin kararlarına karşı çıkan birçok kişi, protestolara katılıyor. Bunun yanı sıra, birçok öğrenci, öğretmen ve sağlık çalışanı da ülkenin eğitim ve sağlık politikalarını eleştiren gösterilerde yer alıyor.
Fransa’nın şehirlerinde boş sokaklar, genellikle turistler tarafından çekilen fotoğrafları andıran manzaralar yerine, toplumsal gerginlik ve hükümet karşıtı protestoların hâkim olduğu bir atmosfere dönüştü. Fransa’da günlük nedensel davranışlar da gösteri gerçekleştirme temayülünde olan insanların varlığı ve sokaklardaki güvenliği azaltıyor. Fransa’daki bu toplumsal gerilim, birçok analistin “uyanık durum” olarak adlandırdığı bir durumda ve herhangi bir zamanda yeniden canlanabilir.
Sonuç olarak, Fransa’da sokaklar durulmuyor. Ülkede hükümetin politikalarına karşı tepkiler, ekonomik sorunlar ve Covid-19 pandemisi gibi birçok faktör gerilimleri arttırdı. Fransa’da halkın talepleri ve hükümetin politikaları arasındaki uçurum daha da artıyor ve eylemler, gösteriler ve hükümet karşıtı protestolar devam ediyor. Ancak uzun bir süre boyunca böyle devam edebilecek mi yoksa herhangi bir zaman acil eylem gerektirebilecek toplumsal çatışmayı barındırmaya devam edecek mi, bunu zaman gösterecek.