“Hareketsizlik hayatınızı tehlikeye atabilir” – Sağlık Haberleri
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. İlknur Kul Çelik, Pulmoner Emboli’nin akciğerdeki damarlarda pıhtılaşmanın neden olduğu bir tıbbi durum olduğuna dikkat çekti. Çelik “Bu durum genellikle venöz tromboemboli (VTE) olarak adlandırılır ve kan dolaşımındaki kan pıhtılarından kaynaklanır. VTE, uzun uçuşlar, yatak istirahati veya cerrahi müdahaleler sonrası hareketsiz kalmaya bağlı olarak ortaya çıkabilir. Pulmoner Emboli, kan pıhtısının bir damardan kopması ve akciğerlerde bir arterin tıkanmasına neden olması sonucu meydana gelir. Uzun süreli hareketsizlik, pulmoner embolinin en yaygın nedenidir. Bunun yanı sıra yaş, sigara kullanımı, aile öyküsü, hormonal tedaviler, travma ve obezite de pulmoner emboli için risk faktörleri arasında yer almaktadır. Ayrıca, kanser, kalp hastalığı, böbrek yetmezliği ve inflamatuar bağırsak hastalığı gibi kronik hastalıklar da pulmoner emboli riskini artırabilir” dedi.
Yaş ilerledikçe Pulmoner Emboli riskinin arttığını kaydeden Çelik “Yaşlılık, vücutta değişikliklere neden olur ve bu nedenle pıhtılaşma riski artar. Yaş ilerledikçe, kan damarları elastikiyetini kaybeder ve arterlerde plak birikimi meydana gelir. Bu durum, pıhtıların damarlarda birikmesine ve pulmoner emboliye neden olabilir. Sigara içmek kan dolaşımını etkileyen bir dizi bileşik içerir. Bu maddeler, kanın daha kolay pıhtılaşmasına ve damarlarda plak birikimine neden olabilir. Sigara içmek, hem akciğerlerdeki damarları hem de diğer organlardaki kan damarlarını daraltarak kan akışını azaltır ve Pulmoner Emboli riskini artırır” diye konuştu.
Uzm. Dr. İlknur Kul Çelik, Pulmoner Emboli konusunda aile öyküsü olan bireylere tavsiyelerde bulunarak “Aile öyküsünde VTE olan hastaların çocuklarında Pulmoner Emboli riski artar. Bu, kalıtsal bir faktörden kaynaklanır ve aile öyküsü olan bireylerin daha sık araştırılması gereklidir. Bu nedenle, ailesinde VTE veya Pulmoner Emboli öyküsü bulunan bireylerin, mümkünse sürekli olarak kontrol altında tutulmaları önerilir. Risk faktörlerini azaltmak için ise Uzun süreli hareketsizlik, Pulmoner Emboli’nin en yaygın nedenlerinden biridir. Bu nedenle, özellikle uzun süreli oturma veya yatma pozisyonunda kalan bireylerin, sık sık kalkıp yürümeleri ve bacak kaslarını çalıştırmaları önerilir. Sağlıklı beslenmek, obeziteyi önlemeye yardımcı olabilir.
Obezite, Pulmoner Emboli riskini artıran bir faktördür. Sigara içmek kan dolaşımını etkileyen bir dizi bileşik içerir. Bu maddeler, kanın daha kolay pıhtılaşmasına ve damarlarda plak birikimine neden olabilir. Sigara içmek, Pulmoner Emboli riskini artırır. Bazı ilaçlar pulmoner emboli riskini artırabilir. Bu nedenle, hormonal doğum kontrol hapları veya hormon replasman terapisi (HRT) gibi ilaçların kullanımı konusunda doktorunuza danışmanız önerilir. Düzenli egzersiz yapmak, kan dolaşımını iyileştirir ve Pulmoner Emboli riskini azaltabilir. Egzersiz ayrıca obeziteyi önlemeye yardımcı olur. Bazı durumlarda, doktorunuz kan pıhtılaşmasını önleyen veya azaltan ilaçlar reçete edebilir. Bu ilaçlar, özellikle cerrahi işlemler sonrası veya yüksek riskli bir durumun ardından kullanılır. Sonuç olarak, Pulmoner Emboli gibi ciddi bir tıbbi durumu önlemek için, risk faktörlerini azaltmak önemlidir. Risk faktörlerine karşı farkındalık, sağlıklı yaşam tarzı değişiklikleri, düzenli egzersiz, ilaç tedavisi, sigara içmemek gibi önlemler alınarak Pulmoner Emboli riski azaltılabilir. Ancak, herhangi bir semptom fark ederseniz ya da risk faktörleriniz varsa, bir doktora danışmanız önemlidir” ifadelerini kullandı.
Kaynak Link: BRTK/NTV/CNN
Bu Haber ACM Cyprus Yeni Teknolojiler Çalışması Kapsamında, OpenAI – ChatGPT Tarafından Sizin İçin (Türkçe veya İngilizce) Yeniden Yazıldı. Okumak İçin Sayfaya Devam Edin.
Günümüzde yaşam koşulları insanları hareketsiz bir yaşama yönlendirebiliyor. Oturma, çalışma ve teknoloji kullanımı gibi aktivitelerin artması, insanların hareketli yaşam tarzından uzaklaşmasına ve birçok sağlık sorununa yol açabiliyor. Bu nedenle hareketsizlik hayatınızı tehdit eden önemli bir etkendir.
Hareketsiz bir yaşam sürdürmek, kişinin sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Düzenli olarak egzersiz yapmayan kişiler, obezite, kalp hastalıkları, diyabet gibi bir dizi sağlık sorunu ile karşı karşıya kalabilirler. Vücut yağ oranının artması, kan şekerinin yükselmesi ve kan basıncının artması gibi problemler, hareketsiz yaşamın doğal sonuçlarıdır.
Ayrıca, hareketsizlik sinir sistemini de olumsuz etkiler. Beyin ve sinir hücrelerinin etkinliği, düzenli egzersiz yapmayan kişilerde düşük kalabilir. Bu da zihinsel performansın ve hafızanın bozulmasına neden olabilir. Düzenli egzersiz yapmayan kişilerde görülen depresyon ve anksiyete gibi ruhsal sorunlar da hareketsizlikten kaynaklı olabilir.
Hareketsizlik ayrıca kas ve kemik yapısını da olumsuz etkileyerek kişilerde daha sık kemik kırılması, sırt ve boyun ağrısı gibi sorunlar oluşmasına neden olabilir. Ayrıca kan dolaşımının yavaşlaması nedeniyle varis, ödem, hemoroid gibi kan dolaşımı sorunları da sık görülebilir.
Tüm bunların yanı sıra hareketsizliğin en büyük olumsuz etkilerinden biri de yaşlanmayı hızlandırmasıdır. Hareketsiz yaşam, vücudun hücre yenilenme ve gençleşme sürecini yavaşlatabilir. Bu nedenle düzenli olarak egzersiz yapmak, kişinin genç görünümünü korumasına yardımcı olabilir.
Hareketsiz yaşamın olumsuz etkilerinden korunmak için ise aktif bir yaşam tarzı benimsemek gerekiyor. Düzenli egzersiz yapmak, sağlıklı beslenmek ve gün içinde mümkün olduğunca hareket etmek, hareketsiz yaşamın olumsuz etkilerini azaltmanın başlıca yollarıdır.
Sonuç olarak, hareketsizlik yaşam kalitesini düşürerek birçok ciddi sağlık sorununa neden olabilir. Bu nedenle, hareketsiz yaşam yerine aktif bir yaşam tarzı benimsemek, herkesin sağlığı açısından son derece önemlidir.