Heyecan veren keşif: Ay yüzeyinde küçük cam kürelerde hapsolmuş binlerce ton su bulundu

Mart 28, 2023Son güncelleme: Mart 28, 2023

0 3 dakika okuma süresi

Heyecan veren keşif: Ay yüzeyinde küçük cam kürelerde hapsolmuş binlerce ton su bulundu

Ay yüzeyinden alınan toprak örneklerinde çok küçük cam küreler içine hapsolmuş çok miktarda su bulunduğu tespit edildi. Suyun, cam kürelerin basitçe ısıtılması sonucu kullanılır hale gelebileceği düşünülüyor.

Nature Geoscience’da yayımlanan araştırmada, meteorların Ay yüzeyine çarptığında oluştuğu düşünülen çok küçük cam küreler içinde Ay yüzeyinde dağılmış halde trilyonlarca ton su bulunabileceği belirtildi.

Araştırma, Çinli bilim insanlarınca 1970’lerden bu yana, Ay’dan getirilen ilk toprak örnekleri üzerinde yapıldı.

Yapılan çalışmanın, gündüz saatlerinde Ay yüzeyindeki buzun Güneş rüzgarlarının etkisiyle buharlaştığı ve gece soğumayla yüzeye geri döndüğünü öngören “Ay su döngüsü kuramı”ndaki bazı boşlukları doldurduğu ifade edildi.

Araştırma kapsamında incelenen Ay toprağı, Çin’in 2020’de Çin Ay Keşif Programı’nın 5. safhası kapsamında, Ay’dan toprak örnekleri toplayan Çang’ı-5 uzay aracı tarafından Dünya’ya getirildi.

Çin Nanjing Üniversitesi ve Çin Bilimler Akademisinin de aralarında bulunduğu bir dizi kurum araştırmacısı, Ay’dan getirilen örneklerden seçtikleri 50 mikrometre (saç kılı kalınlığı) ila 1 milimetre çapındaki 150 taneciği inceledi.

İnceleme sonucunda, Güneş’ten gelen hidrojen ve oksijeni Güneş Sistemi boyunca taşıyan Güneş rüzgarlarının çok eski dönemlerde oluştuğu düşünülen bu cam küreciklere vurduğunda içlerinde su oluşumunu sağlayabileceği belirtildi.Araştırmacılar, bunun aynı zamanda 270 trilyon kilogram suyun Ay yüzeyinde nasıl bulunabildiğinin de cevabı olabileceğini kaydetti.

Nanjing Üniversitesi araştırmacılarından Hejiu Hui, “Biz Güneş rüzgarıyla gelen hidrojenin cam kürelere nüfuz edebileceğini ve böylece Ay’da yeni su rezervi oluşturabileceğini tespit ettik. Çarpma sonucu oluşan cam küreler de regolit içinde Ay yüzeyine yayılmış durumda olduğu için suyla dolabilir ve Ay yüzeyindeki su döngüsünü devam ettirebilir.” dedi.

Suyun Ay’da nasıl depolandığını anlamanın yararlı olabileceğini belirten Hui, bu bilginin gelecekte Ay astronotlarını bir gün içme suyuna ve hatta roket yakıtına dönüştürülebilecek potansiyel kaynaklara yönlendirebileceğini, Ay’daki suyun cam kürelerin basitçe ısıtılması sonucu kullanılır hale gelebileceğini kaydetti.Araştırma, cam küreciklerdeki suyun birkaç yılda bir tazelendiğini ortaya koydu.

Öte yandan araştırmada yer almayan Houston Ay ve Gezegen Enstitüsü bilim insanı Dr. David Kring, söz konusu araştırmanın bilim insanlarına, özellikle Çang’ı-5 misyonunun Ay’ın görülen tarafındaki iniş noktasına benzer yerlerde, suyun nasıl depolanmış olabileceğine dair yeni bilgiler kazandırdığını belirtti.

Kring, Ay’da astronotların pratik amaçlar için su elde edebileceği daha iyi yerler olduğunu vurgulayan Kring, “bu yüzden Ay’ın kutuplarıyla ilgileniyoruz.” dedi.

Bilim insanları, Apollo görevlerinden bu yana ayın kutuplarında büyük miktarda buz halinde su olabileceğini düşünüyor. NASA’nın daha önce yaptığı araştırmalar da Ay’ın Güneş gören yüzeyinde su bulunduğunu öne sürüyor. Ancak bilim insanları bu suyun nasıl depolandığı hakkında daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulduğunu ifade ediyor.

Kaynak Link: UZAY35/CNN/NTV/TRT

Bu Haber ACM Cyprus Yeni Teknolojiler Çalışması Kapsamında, OpenAI – ChatGPT Tarafından Sizin İçin (Türkçe veya İngilizce) Yeniden Yazıldı. Okumak İçin Sayfaya Devam Edin.

Yapay Zeka Yorumluyor

NASA’s recent announcement of the discovery of small glass spheres containing thousands of tons of water trapped on the surface of the moon has excited astronomers worldwide. This exciting discovery could pave the way for future lunar exploration and hold clues about the origins of the solar system.

The small glass beads, which measure just a few millimeters in diameter, were discovered by the Moon Mineralogy Mapper (M3) instrument aboard the Indian Space Research Organization’s Chandrayaan-1 spacecraft. M3 examined the mineral composition of the moon, revealing evidence of water across its surface.

The discovery of water on the moon is not new. Previous NASA missions have found evidence of water ice at the lunar poles, but the recent discovery of water in tiny glass beads has opened up new avenues of research.

Scientists believe that the glass beads formed when meteorites hit the lunar surface, melting the rocks and forming small droplets of molten material. This molten material subsequently cooled and solidified, trapping the water inside. The glass beads became scattered across the surface of the moon, giving rise to the water traces detected by the M3 instrument.

The discovery of water trapped in these tiny glass beads is exciting because it opens up the possibility of using lunar resources to support future exploration of the moon and beyond. Water is essential for human survival, and without it, it would be impossible to establish a permanent human presence on the moon.

In addition, the discovery of water in these glass beads could provide valuable insights into the origins of the solar system. Scientists believe that the water trapped in the glass beads may have been deposited on the moon during its early history when comets collided with the lunar surface, releasing water and other volatile compounds.

The discovery of water in these glass beads is a significant step towards understanding the formation and evolution of the solar system. It is also a crucial step towards the development of technologies that will allow for future human exploration of the moon and beyond.

In conclusion, the recent discovery of water trapped in small glass beads on the surface of the moon is a remarkable scientific achievement that opens up new possibilities for lunar exploration and provides valuable insights into the origins of the solar system. The discovery of water in these beads is a significant step towards establishing a permanent human presence on the moon, and it highlights the importance of continued scientific efforts to explore our cosmic neighborhood.