Dünya
İngiltere’de faşizm karşıtları, aşırı sağı bastırdı | Sokaklarda şiddetin yerini dayanışma aldı
Ağustos 8, 2024Son güncelleme: Ağustos 8, 2024
0 3 dakika okuma süresi

Aşırı sağcı grupların göçmen karşıtı şiddet eylemlerine karşı anti-faşistler İngiltere kentlerinde meydanlara döküldü. Irkçılık karşıtı protestocular Londra, Birmingham, Bristol, Liverpool ve Newcastle’da gösteriler düzenledi, göçmenlerle dayanışma mesajı verdi. Taşınan pankartlarda “Mülteciler hoşgeldiniz” ve “Naziler dışarı” ifadeleri yer aldı.
Liverpool yakınlarındaki Southport’taki dans atölyesinde yaşanan saldırının failinin bir göçmen olduğuna dair yanlış iddialar sonrası aşırı sağcılar günlerce süren şiddet eylemleri düzenledi.
İngiltere ve Kuzey İrlanda’daki kasaba ve şehirlerde camiler ve göçmenlerle ilgili tesisler saldırıya uğradı.
Ancak ırkçılık karşıtları, dün akşam sokakları doldurdu ve aşırı sağcı gösterilerin tehdidini bertaraf etti.
Londra, Birmingham, Bristol, Liverpool ve Newcastle gibi İngiltere’nin çeşitli şehirlerinde gösteriler düzenlendi.
“Kimin sokakları? Bizim sokaklarımız!” sloganları atan protestocular, Londra’nın kuzeydoğusundaki Walthamstow’da birkaç bin kişinin katıldığı bir toplantıda “Aşırı sağı durdurun” yazılı pankartlar taşıdı.
“Ortaya çıkmalı ve bu mesajı vermelisiniz. Arkadaşlarınız ve komşularınız için ortaya çıkmanızın önemli olduğunu düşünüyorum” diye ekledi.
Sheffield’da eylemciler, çevik kuvvet polisinin önünde, “Yüksek sesle söyleyin, açıkça söyleyin, mülteciler buraya hoş geldiniz” sloganları attı.
Birmingham’da ise yüzlerce ırkçılık karşıtı protestocu bir göçmen destek merkezinin önünde toplandı.
Brighton’da da polise göre yaklaşık 2 bin kişi barışçıl bir gösteriye katıldı.
Polis Akademisi, polisin ırkçılık karşıtı aktivistlerle Manş Denizi’ni geçerek Britanya’ya ulaşan göçmenlere atıfta bulunan “Tekneleri durdurun” diye bağıran bir gruba müdahale etmek zorunda kaldığını bildirdi.
İçişleri Bakanı Yvette Cooper, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda yerel toplulukları korumak ve desteklemek için çalışan tüm polis memurlarına teşekkür etti.
İngiltere’nin 2011 Londra ayaklanmalarından bu yana yaşadığı en kötü kargaşa ortamında yaklaşık 430 kişi gözaltına alındı, en az 120 kişi hakkında dava açıldı ve birçok ülke İngiltere’ye seyahat uyarısında bulundu.
Southport’ta bir adam şiddet içeren kargaşa ve bir polis memuruna saldırı suçlarını kabul ettikten sonra üç yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Diğer iki kişi de cumartesi günü Liverpool’da şiddet olaylarına karıştıkları için 20 ay ve 30 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Savcı Jonathan Egan, hüküm giyen üç kişinin buzdağının görünen kısmı olduğunu ve bunun “aptalca bir şekilde şiddet olaylarına karışmayı seçen pek çok kişi için çok acı verici bir sürecin sadece başlangıcı” olduğunu söyledi.
Başlangıçta sosyal medyada saldırganın Müslüman bir sığınmacı olduğuna dair yanlış söylentiler yayıldı.
Şüphelinin daha sonra Galler doğumlu 17 yaşındaki Axel Rudakubana olduğu tespit edildi. İngiltere medyası, zanlının ailesinin Ruandalı olduğunu bildirdi.
Başbakan Keir Starmer, internet üzerinden şiddeti kışkırtanlar da dahil olmak üzere, olaylara karışan herkesin “yasaların tüm gücüyle” karşı karşıya kalacağı uyarısında bulundu.
Eski bir başsavcı olan Starmer, eylemciler için “bu hafta sonundan önce esaslı cezalar” sözü verdi.
İngiliz milletvekilleri sosyal medya sitelerini şiddeti körüklemekle suçladı.
Özellikle teknoloji milyarderi ve X’in sahibi Elon Musk, İngiltere’de bir “iç savaşın kaçınılmaz” olduğunu da içeren bir dizi provokatif tweet ile hükümeti kızdırdı.
EDL’nin kurucusu Tommy Robinson, yetkililer tarafından gerilimi körüklemekle suçlanırken, tatilde olduğu bildirilen Kıbrıs’taki polis de ihtiyaç duyulması halinde İngiltere polisine yardım etmeye hazır olduklarını söyledi.
Ancak Robinson daha sonra X sosyal medya platformunda “O zaman Kıbrıs’ta olmadığım için şanslıyım” diye yazdı.
İngiliz kasaba ve şehirlerinde daha fazla aşırı sağcı ayaklanmayı durdurmaya yönelik çabaları devam ettirme sözü verdi.
Önümüzdeki günlerde yaşanabilecek olası sorunları planlamak üzere üst düzey bakanlar ve polis liderlerinden oluşan bir başka acil durum toplantısına başkanlık edeceğini söyledi.
Starmer, gerilimin yatıştırılmasında “polisin doğru yerlere konuşlandırılması ve topluluklara güvence verilmesinin” etkili olduğunu belirtti.
Göçmen destek hizmetleriyle bağlantılı çok sayıda yerde aşırı sağcıların toplandığı söylentileri üzerine, binlerce ırkçılık ve faşizm karşıtı protestocunun sokaklara dökülmesi de hükümete nefes aldırdı.