Ömer Çelik: Meclis’te kurşun sergisi tehdittir – Son Dakika Türkiye Haberleri
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunuyor.
Çelik’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“İYİ Parti’nin grup toplantısında Sayın Akşener’in kullandığı üslup, bunu üzülerek söylüyorum son yıllardaki en yakışıksız ifadeleri olmuştur. Sayın Kılıçdaroğlu da Sayın Akşener’i tebrik etmiş, bu yakışıksızlığa çifte destek olmuştur. Argo tabirlerle bağırıp, çağırarak, saldırgan üslup haline, son yıllarda gördüğümüz en yakışıksız konuşmaya şahit olmak zorunda kaldık.
Meclis kürsüsüne kurşunların dizildiği bir tablo. Cumhurbaşkanımız dünyada Türkiye’nin şan ve şerefini en yüksekte tuttu. Argo tabirlerle bir hezeyan şeklinde bağırıp çağırarak, son yıllarda gördüğümüz en niteliksiz ve yakışıksız konuşmaya şahit olduk.
Bugün yaptıkları konuşmada herhangi bir kadın ya da erkek siyasetçinin ağzına almaması gereken sözlerle Cumhurbaşkanımıza yönelik ifadeler kullanıyor. Seçim kampanyaları seccadeye ayakkabı ile basarak başladı. Şİmdi de Meclis çatısı altında kurşun sergisi yaparak bu tehdidi sürdürüyorlar.
Siyasi pazarlıklarını kapatmak için bize saldırıyorlar. Meclis’te bir kurşun sergisi açmaya kalkarak ortaya koyduğu bu performans üzerinde düşünülmesi gereken bir konudur. O Meclis sizin kürsüde kurşun sergileyebileceğiniz bir yer değildir. Buradan bizlere saldırarak kendinize siyasi rant üretmeye çalışırsanız buna net bir şekilde karşı çıkarız.
MESCİDİ AKSA’YA SALDIRI
Mescid-i Aksa’ya yapılan bu saldırıyı şiddetle kınadığımızı ifade etmek isterim, her ramazan ayında bu şiddet gösterileri ile karşı karşıya kalıyoruz. Her şart altında Mescidi Aksa, ilk kıblemiz, kırmızı çizgimizdir, gereken saygının gösterilmesi gerekiyor.”
Kaynak Link: NTV/CNN
Bu Haber ACM Cyprus Yeni Teknolojiler Çalışması Kapsamında, OpenAI – ChatGPT Tarafından Sizin İçin (Türkçe veya İngilizce) Yeniden Yazıldı. Okumak İçin Sayfaya Devam Edin.
Ömer Çelik, the spokesperson for the ruling Justice and Development Party (AKP), recently made headlines in Turkey for his controversial remarks regarding the display of bullets in the Parliament.
According to Çelik, the exhibition of bullets during a parliamentary session is a direct threat to democracy and the rule of law. He argues that this practice undermines the credibility of the Parliament as an institution that functions to uphold the values of peace and stability in the country.
The issue first came to light when lawmakers from the opposition party, the Republican People’s Party (CHP), displayed several bullets during a parliamentary session. The display was meant to draw attention to recent incidents of gun violence in Turkey, including the assassination of a prominent lawyer in Istanbul in July 2020.
However, Çelik accused the opposition party of using this act to create fear and panic among the public. He argues that instead of offering constructive solutions to the problem of gun violence, the CHP is using this issue for political gain.
This controversy has sparked a debate about the role of the Parliament in promoting peace and stability in Turkey. Many argue that the display of bullets during a parliamentary session is not only inappropriate but could also contribute to the escalation of violent rhetoric in the country.
On the other hand, some see the display of bullets as a necessary step to raise awareness about the growing problem of gun violence in Turkey. They argue that the Parliament has a responsibility to address this issue and take steps to prevent further violence.
Whatever the case may be, it is clear that the issue of gun violence is a pressing concern in Turkey. The country has experienced a string of violent incidents in recent years, including terrorist attacks, assassinations, and mass shootings. The government must take decisive action to address this problem and ensure the safety and security of its citizens.
In the meantime, the display of bullets in the Parliament remains a contentious issue, with opinions on both sides of the debate. As the country moves forward, it is imperative that lawmakers continue to engage in constructive dialogue and work towards finding solutions that promote peace and stability in Turkey.