Sağlık

Soğanı sakın bu şekilde yemeyin

Gastrit ve reflünün belirtileri benzerlik gösterse de reflü hastalığı çok daha şiddetli olan bir hastalıktır. Bu nedenle reflü hastaları gastrit olanlara oranla çok daha fazla şikayetle mücadele etmek zorunda kalabilir. Bu şikayetlerin başında ise mide ekşimesi geliyor. Sadece yemeklerden sonra değil, gün içerisinde de ara ara midede biriken asitlerin yemek borusuna kaçması nedeniyle mide yanar. Diyetisyen Elif Bilgin Baş konu hakkında bilgiler verdi.

YÜKSEK YAĞLI GIDALAR

Yüksek yağlı yiyecekler mide ekşimesine neden olabilir. Yüksek yağlı yiyeceklerin mide ekşimesini tetiklemesinin iki yolu vardır. İlk olarak özofagus sfinkterini yemek borusu ve mide arasında bir bariyer görevi gören kası gevşetebilirler. Bu kas gevşediğinde mide asidi mideden yemek borusuna kaçabilir ve mide ekşimesine neden olabilir. İkincisi, yüksek yağlı gıdalar kolesistokinin (CCK) hormonunun salınmasını uyarır. Bu hormon ayrıca alt özofagus sfinkterini gevşetebilir ve asit reflüye neden olabilir. Buna ek olarak kolesistokinin hormonu daha iyi sindirilebilmesi için yiyeceklerin midede daha uzun süre kalmasını teşvik eder. Ne yazık ki bu aynı zamanda mide ekşimesine neden olabilecek asit reflü riskini de artırabilir. Bunun sadece yağ bakımından zengin sağlıklı gıdalar için geçerli olmadığını belirtmek önemlidir. Aynı zamanda yüksek derecelerde yağda kızarmış yiyecekler ve paketli gıdalar için de geçerli bir durumdur.

NANE

Nane tüketiminin mide ekşimesine neden olabileceğine dair bazı kanıtlar vardır. Bir çalışma, yüksek dozda nane alımı ile asit reflü semptomları arasında bağlantı olduğu bulundu. Şaşırtıcı bir şekilde nane alt özofagus sfinkterini gevşetmedi. Bunun yerine araştırmacılar nanenin yemek borusunu tahriş ederek mide ekşimesine neden olabileceğine inanmaktadırlar. 500’den fazla kişiyle yapılan bir başka çalışmada, günlük olarak nane çayı tüketenlerin iki kez mide ekşimesi riski olduğu bulundu. Bununla birlikte, nane ve mide ekşimesi arasında bir bağlantı olduğuna dair sınırlı kanıt vardır. Nanenin mide ekşimenizi daha da kötüleştirdiğini düşünüyorsanız, bundan kaçınmak en iyi yoldur.

ÇİKOLATA

Çikolata, mide ekşimesi için başka bir yaygın tetikleyicidir. Yüksek yağlı yiyecekler gibi çikolata da alt özofagus sfinkterini gevşetebilmektedir. Bu durum mide asidinin yemek borusuna kaçmasına ve mide ekşimesine neden olabilir. Ayrıca çikolata “mutluluk hormonu” denilen serotonin içeren kakaodan yapılır. Ne yazık ki serotonin alt özofagus sfinkterini de gevşetebilmetedir. Son olarak çikolata teobromin ve kafein bileşiklerini de içerir. Her ikisi de alt özofagus sfinkterini gevşemeye teşvik edebilir.

BAHARATLI YİYECEKLER

Genellikle sindirim hızını yavaşlatabilecek kapsaisin adı verilen bir bileşik içerirler. Bu bileşik yiyeceklerin midede daha uzun süre kalmasını sağlar ve sindirimi yavaşlatmaktadır. Bu da mide ekşimesi için bir risk faktörüdür. Ek olarak, baharatlı yiyecekler zaten iltihaplı bir yemek borusunu tahriş edebilir ve bu mide ekşimesi semptomlarını kötüleştirebilir. Bu nedenle mide ekşimesi varsa baharatlı yiyecek alımınızı azaltmak en iyisidir.

SOĞAN

Özellikle çiğ olarak tüketilen soğan mide ekşimesi için bir tetikleyicidir. Bu listedeki diğer yiyecekler gibi soğan da asit reflü ve mide ekşimesi semptomlarına neden olabilecek alt özofagus sfinkterini gevşetebilir. Ek olarak soğan geğirmeye neden olabilecek zengin bir fermente lif kaynağıdır. Geğirme asit reflü semptomlarını şiddetlendirebilir. Fermente edilebilir lif soğanları, sindirim sorunlarını tetikleyebilen bir grup bileşik olan FODMAP’lerden oluşur.

KAHVE

Bazı insanlar kahve tüketirken mide ekşimesi yaşayabilir. Kahvenin asit reflü ve mide ekşimesi riskini artırabilecek alt özofagus sfinkterini gevşettiği gösterilmiştir. Bazı çalışmalar kafeinin suçlu olduğunu göstermektedir. Bununla birlikte çalışmalar sadece kafeinin etkilerine baktı ve semptomları tetiklemeyebileceğini keşfetti. Bu durumda kahvede bulunan diğer bileşikler sorumlu olabileceği düşünülmüştür. Yapılan diğer çalışmalarda ise kahve ve reflü semptomları arasında bir bağlantı bulunamadı. Araştırma sonuçsuz kalsa da kahveyi tolere ederseniz bundan kaçınmaya gerek yoktur. Kahve siz de reflü ve mide ekşimesi gibi sorunlar geliştirirse bundan kaçınmak veya alımınızı sınırlamak en iyisidir.

GAZLI İÇECEKLER

Gazlı içecekler de yaygın mide ekşimesi sebeplerindendir. Araştırmalar bu içeceklerin özofagus sfinkterini gevşetebileceğini ve mide asidini artırabileceğini gösteriyor. Bir çalışmada, bilim adamları 15.000’den fazla insanın uyku düzenini gözlemlediler ve yaklaşık % 25’inin gece mide ekşimesi yaşadığını tespit ettiler. Daha fazla araştırmanın ardından araştırmacılar gece mide ekşimesinin gazlı alkolsüz içecekler içmek de dahil olmak üzere çeşitli faktörlerle güçlü bir şekilde bağlantılı olduğunu keşfetti. Bir başka çalışmada, karbonatlı içecek tüketen kişilerin mide ekşimesi gibi reflü semptomları geliştirme riskinde% 69 daha yüksek olduğu bulundu.

 

Pools Plus Cyprus


Kaynak Link: BRTK/NTV/CNN

Bu Haber ACM Cyprus Yeni Teknolojiler Çalışması Kapsamında, OpenAI – ChatGPT Tarafından Sizin İçin (Türkçe veya İngilizce) Yeniden Yazıldı. Okumak İçin Sayfaya Devam Edin.

Yapay Zeka Yorumluyor

Soğan, mutfakların vazgeçilmez gıdalarından biri olmakla birlikte, pek çok farklı yemek tarifinde kullanılmaktadır. İçeriğinde yüksek miktarda antioksidan ve lif bulunması nedeniyle sağlıklı bir sebze olarak kabul edilen soğan, doğru tüketildiğinde birçok fayda sağlayabiliyor. Ancak, soğanın doğru tüketimi bazen ihmal ediliyor ve bu durum sağlık açısından ciddi sorunlara yol açabiliyor. İşte “Soğanı Sakın Bu Şekilde Yemeyin” diyebileceğimiz birkaç nokta:

Çiğ Soğan Tüketmek:

Birçok kişi soğanı çiğ olarak tüketmeyi tercih ediyor. Ancak, çiğ soğanın sindirimi oldukça zordur ve bu nedenle mide ağrısı, hazımsızlık ve şişkinlik gibi problemlere yol açabilir. Ayrıca çiğ soğan tüketimi, birçok insanın gözyaşlarına neden olabiliyor. Bu nedenle, soğanı mümkün olduğu kadar pişirerek ya da olgunlaşmış olarak tüketmek çok daha sağlıklı bir seçenek olacaktır.

Soğanı Uzun Süre Saklamak:

Bazı insanlar, soğanı evlerinde uzun süre saklamayı tercih ediyorlar. Ancak, soğanı bu şekilde saklamak, zamanla içindeki şeker oranını artırarak tatlılaştırır. Bu da soğanın kokusunu daha da güçlü hale getirir ve sindirim sistemi sorunlarına yol açabilir. Soğanı, serin ve kuru bir yerde saklamak en iyi yol olacaktır.

Çok Fazla Soğan Tüketmek:

Her ne kadar soğan sağlıklı bir sebze olsa da, aşırı tüketimi bazı problemlere neden olabilir. Soğan, mide asidi üretimini artırarak reflü ve mide yanması gibi problemlere neden olabilir. Ayrıca, soğan yüksek oranda çıkarıcı etkiye sahip bir sebze olduğundan, böbrek taşı problemleri olan kişilerin aşırı tüketiminden kaçınmaları sağlıkları açısından önemlidir.

Sonuç olarak, soğanın doğru tüketimi oldukça önemlidir. Bu sebzeyi mümkün olduğunca olgunlaşmış ve pişirilmiş olarak tüketmek, sağlık açısından önemli bir adımdır. Soğanı mümkün olduğu kadar az pişirerek aromasını korumak isteyenlerin, soğanın fermente edilmesi ya da kurutulması gibi yöntemleri de denemeleri mümkündür. Ancak, herhangi bir tüketim şeklinde aşırıya kaçmamak ve sağlıklı bir beslenme programı dahilinde soğanı tüketmek en doğru yol olacaktır.

ACM Cyprus

Geleceği Yeniden Şekillendirebilmek İçin Yorumlarınızı Bekliyoruz.

Pools Plus Cyprus

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Stallion Gayrimenkul Yatırım Danışmanlığı
Başa dön tuşu