“Sonuna kadar deprem bölgesinden ayrılmayacağız”
Bakan Kurum, Gaziantep’in Nurdağı ilçesindeki iftar programın ardından yaptığı konuşmada, Türkiye’nin çok zor günler geçirdiğini söyledi.
Depremin ilk gününden bu yana 85 milyonluk büyük Türkiye ailesinin deprem bölgesi için seferber olduğunu vurgulayan Kurum, “Tek yürek oldular ve depremin o karanlık gecesinden itibaren seferberlik ruhu ve şuuruyla hareket ediyoruz. Bu aziz millete de bu yakışır. Bu asil millet her zaman zor günlerde bir, beraber, kardeş olmuştur. Böylece büyük Türkiye olmuştur.” diye konuştu.
Kurum, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde vatandaşların, devletin tüm imkan ve kurumlarıyla afet bölgesinde el ele ve omuz omuza seferberlik anlayışıyla çalıştığını dile getirdi.
Allah’ın izniyle bundan sonra da aynı anlayışla bölgede çalışmalarını sürdüreceklerini belirten Kurum, şöyle devam etti:
“Cumhurbaşkanımız yarın Gaziantep’te sizlerle bir arada olacak. Teşrifleriyle depremden hemen sonra başlattığımız, 52. günde 65 bin konut rakamına ulaştığımız, Gaziantep’te de sayısı 10 bine ulaşan konutlarımızın temel atma törenini sizlerle birlikte yapacağız. Hep birlikte inşallah önce temellerini atacağız, ardından da bir yıl sonra yeni Nurdağı ve İslahiye’yi hep birlikte inşa edeceğiz. O gün de sizin evinizde ramazan ayında, bayramda misafiriniz olacağız.
Çocuklarımız, ülkemizin güzel insanları her şeyin en iyisini, güzelini hak ediyor. Biz de sizlere layık olabilmek için mücadelemizi Allah’ın izniyle sonuna kadar sürdüreceğiz, sonuna kadar deprem bölgesinden ayrılmayacağız, elimizi çekmeyeceğiz ve burada sizlerle olacağız. Hep daha iyisini, daha güzelini yapabilmek için uğraşımızı vereceğiz.”
Bakan Kurum, bakanlıklarının himayesindeki sivil kadın hareketi olan “Doğanın Anneleri” üyelerinin Nurdağı ilçesine geldiğini, çocuk ve ailelere ulaştıklarını, acılarını dindirmek için çalıştıklarını vurguladı.
Kaynak Link: NTV/TRT
Bu Haber ACM Cyprus Yeni Teknolojiler Çalışması Kapsamında, OpenAI – ChatGPT Tarafından Sizin İçin (Türkçe veya İngilizce) Yeniden Yazıldı. Okumak İçin Sayfaya Devam Edin.
Depremler, dünya üzerinde sıklıkla meydana gelen doğal afetlerden biridir. Türkiye gibi deprem riski yüksek ülkelerde yaşayan insanlar, her zaman deprem tehlikesiyle karşı karşıya olurlar. Geçmişte meydana gelen büyük depremler, insanların hayatlarının tehlike altında olduğunu göstermiştir. Birçok insan, büyük depremlerin ardından deprem bölgesinden başka yerlere taşınmayı tercih eder. Ancak bu durum her zaman geçerli değildir.
“Sonuna kadar deprem bölgesinden ayrılmayacağız” ifadesi, son yıllarda ülkemizde sıkça kullanılan bir cümledir. Bazı insanlar, deprem bölgesinde yaşamaktan asla vazgeçmeyeceklerini belirtirler. Bu durum, hem ülkemizde hem de dünyada tartışmalı bir konudur. Kimilerine göre, deprem bölgesinde yaşamanın riski çok yüksektir ve insanların güvenli bir şekilde yaşaması için başka yerlere taşınmaları gerektiği düşünülür. Ancak bazı kişiler, yaşadıkları bölgenin kendileri için çok önemli olduğunu ve bu bölgeden asla ayrılmayacaklarını dile getirirler.
Birçok insan için deprem bölgesinden ayrılmak çok zordur. Özellikle aile, iş, okul gibi nedenlerle, insanlar deprem bölgesinde yaşamayı tercih edebilirler. Bununla birlikte, ülkemizde son yıllarda yapılan deprem konutları, insanların yaşadıkları deprem bölgesinde kalmasına imkan tanımaktadır. Bu konutlar, depreme dayanıklı olarak inşa edilir ve insanların güvenli bir şekilde yaşamaları sağlanır.
Buradaki en önemli nokta, biz insanların doğal afetlere karşı gerekli önlemleri almasıdır. Bu önlemler, yaşadığımız çevredeki yapıların depreme dayanıklı olması, düzenli aralıklarla yapılan bakımlar, doğal afetlere karşı hazır olmak gibi konuları içermektedir. Deprem bölgesinde yaşayan insanların da gerekli önlemleri alması, yaşadığı yerin doğal afetlere karşı hazır olması, depremden kaynaklanabilecek zararları en aza indirmeye yardımcı olacaktır.
Sonuç olarak, deprem bölgesinde yaşamak çok riskli bir durumdur. Ancak, insanların tercihleri ve hayat şartları deprem bölgesinde yaşamayı gerektirebilir. Bu durumda, önemli olan insanların doğal afetlere karşı gerekli önlemleri alarak güvenli bir şekilde yaşamalarıdır. “Sonuna kadar deprem bölgesinden ayrılmayacağız” ifadesi, belki de insanların doğal afetlerle yaşamayı nasıl göze aldığını ve riskleri ne kadar önemsediğini göstermektedir.
Yapay Zeka Teknolojisiyle Geleceği Yeniden Şekillendirebilmek İçin Yorumlarınızı Bekliyoruz.
