TKÖD Başkanı Avcı: Alkollü sürüş, yasalar caydırıcı olmadan sadece polisin denetlemeleri ile önlenemez

Trafik Kazalarını Önleme Derneği (TKÖD) Başkanı Mehmet Zeki Avcı, alkollü sürüşün, yasalar caydırıcı olmadan sadece polisin denetlemeleri ile önlenemeyeceğine vurgu yaparak, cezaların artırılmasını talep etti.
Avcı konuyla ilgili yazılı açıklamasında, alkol tesiri altındaki sürücülerin, kendilerinin ve etraftakilerin canlarını bilerek ve doğrudan tehlikeye attığına işaret ederek, “Son bir yılda sürücülerde alkol oranları alkol yasal limitinin 8 katını da geçmeye başlamıştır” dedi.
Sürücü kanında yasal olarak izin verilen alkol miktarı 50 miligram olduğu halde 425 miligram alkol tespit edilmiş ölümlü kazalar olduğunu kaydeden Avcı, şehir içlerinde dahi meydana gelen kazalarda 200-300 miligram alkol seviyelerinin çokluğunun dikkat çektiğini kaydetti.
“Alkollü sürücü dikkatsiz olduğundan değil, alkol tesiri altında olduğundan kaza yapmaktadır. Kanında alkol miktarı 50 miligram üzerinde olan sürücüde algılama, refleks, tepki verme, değerlendirme yeteneklerinde, ar duygularında azalma başlamakta ve alkol oranı arttıkça şuur da bulanmaktadır” diyen Avcı şöyle devam etti:
“Son dönemlerde alkol tesiri altında araç kullanmalarda sürücüde tespit edilen alkol oranın bilinç kaybına yakın oranlarda çıkması dikkat çekicidir.
Böyle sürücülerin kaza yapmaması imkansızdır. Ölme ve öldürme tehlikeleri ile yolda dolaşmaktadırlar.
Alkollü sürüş yasalar caydırıcı olmadan sadece polisin denetlemeleri ile önlenemez. Kanında 100 miligramdan fazla alkol miktarı ile kaza yapmadan polis tarafından tespit edilen sürücüye 13 bin 563 TL ve 3 ay ehliyete el konulması cezası verilmektedir. Bu kadar alkolü devlet otoritesinden korkmadan alan kişi, bu para miktarını rahatça öder ve 3 ay araç sürmeye devam etmeye de cesaret edebilir. Mevcut cezaların alkol alarak araba kullananları caydırmadığı kaza ve ölüm rakamlarında görülmektedir.
2021 yılında alkollü sürücülerden dolayı 7 ölümlü kaza, 2022 yılında 8 ölümlü kaza ve 2023 yılında sadece 27 günde 2 yaya alkollü sürücülerin çarpması ile hayatlarını kaybetmiştir.
Alkollü sürüşler yol güvenlik seviyesini gitgide düşürmekte, keyfi olarak alkol alanlar tarafından canların tehlikeye atılmasına yetkililerin radikal önleyici tedbirler almaması/ almaktan kaçınması dikkat çekicidir.
Alkollü sürüşlerin ivedi olarak önlenmesi için trafik yasalarında yetkili makamlara önerimiz:
1- Sürücü nefesindeki alkol testinde 100- 150 promil bulunan sürücünün ehliyetine altı ay, arabasına 3 ay el konulması
2- Sürücü nefesindeki alkol testinde 150 promil üstünde ise, ehliyete el konulması, 5 iş günü içerisinde mahkemeye çıkarılması, mahkeme gününe kadar ehliyetine ve arabasına el konulması.
3- Yasal düzenleme yapılarak, sürücünün göstereceği yerde el konulan araçlara ücret karşılığı belediye tarafından kelepçe takılması
Kazaları önlemede yetkili makamların bu olgulara değer vererek caydırıcı önlem alma görevleri içerisinde olmalıdır.
Kazaları önleme görevi olan yetkili makamların, hükümetin, Bakanlar Kurulunun, bakanların, Meclisin, milletvekillerinin, müdürlerin, Trafik ve Ulaştırma Hizmetleri Komisyonunun bu yönde ivedi önlemler çalışmasını yapmaları canları kurtarmada etkili olacaktır.
Bu önerilerimizden daha etkili önerisi olan makamların önerilerini kamuoyu ile paylaşmaya ve gerekli yasal düzenlemeleri yapmaya davet ediyoruz.
Devletin ve hükümetlerin asli görevi yollarda da can ve mal güvenliğini sağlamaktır.”
Bu Haber ACM Cyprus Yeni Teknolojiler Çalışması Kapsamında, OpenAI – ChatGPT Tarafından Sizin İçin (Türkçe veya İngilizce) Yeniden Yazıldı. Okumak İçin Sayfaya Devam Edin.
TKÖD Başkanı Avcı: Alkollü sürüş, yasalar caydırıcı olmadan sadece polisin denetlemeleri ile önlenemez
Son yıllarda Türkiye’de trafik kazalarının artış göstermesi, yetkilileri harekete geçirmiş durumda. Özellikle de alkol alarak direksiyon başına geçen sürücüler, can kayıplarına sebep oluyor ve toplumda büyük infiale sebep oluyor. Bu konuda yapılan çalışmaların sonuçları ise henüz yeterli değil.
Türkiye Köy ve Yerleşim Yerleri Dayanışma Derneği (TKÖD) Başkanı Abdullah Avcı, alkollü sürüşlerin önüne geçmek için yasaların önemli olduğunu vurguladı. Ancak yasaların tek başına yeterli olamayacağını ifade etti.
Avcı, alkollü sürüşlerin sadece polis denetlemeleriyle önüne geçilemeyeceğini de sözlerine ekledi. Yasaların caydırıcı olması için de bir takım önlemlerin alınması gerektiğinin altını çizdi.
Alkollü sürüşlerin önüne geçilmesi için ilk adım olarak denetimlerin artırılması gerektiğini söyleyen Avcı, daha sıkı denetimlerin yapılması için de polis teşkilatının daha iyi bir şekilde örgütlenmesi gerektiğini ifade etti.
Öte yandan, alkollü sürüşlerin önüne geçmek için yasaların caydırıcı olması için de yeni önlemler alınması gerektiğini ifade eden Avcı, özellikle de cezaların artırılması gerektiğinin altını çizdi.
TKÖD Başkanı Avcı, sürücülerin alkollü bir şekilde araç kullanmaya devam etmesi durumunda, sürücü belgesi verilmemesi gibi daha sert yaptırımların uygulanması gerektiğini de sözlerine ekledi.
Alkollü sürüşlerin önüne geçmek için alınacak önlemlerin sadece yasalarla değil, aynı zamanda bilinçlendirme çalışmalarıyla da desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Avcı, sürücülerin alkollü bir şekilde araç kullanmanın ne kadar tehlikeli olduğunu daha iyi anlayacağı bilinçlendirme çalışmalarının hayata geçirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Sonuç olarak, Türkiye’deki trafik kazalarının önlenmesi adına yasaların caydırıcılığı artırılmalı, sıkı denetimler yapılmalı ve bilinçlendirme çalışmaları hayata geçirilmelidir. Bu sayede alkollü sürüşlerin önüne geçilebilir ve can kayıpları azaltılabilir. Ancak bu sorunun, tüm toplumun birlikte hareket etmesiyle çözülebileceği unutulmamalıdır.
Geleceği Yeniden Şekillendirebilmek İçin Yorumlarınızı Bekliyoruz.
TKÖD President Avcı: Drunk driving cannot be prevented only by police inspections without deterrent laws
Drunk driving is unfortunately a common problem in Turkey just like in many other countries. Every year, many people die or get injured due to accidents caused by drunk drivers. In order to prevent such incidents, the government has to take serious steps to promote safe driving practices and to penalize those who do not follow the rules.
Recently, TKÖD President Avcı made a statement about this issue. He emphasized that drunk driving cannot be prevented only by the police inspections without deterrent laws. Current laws do not deter people from driving under the influence of alcohol effectively. The penalties for drunk driving do not create a strong enough deterrent effect to prevent potential offenders.
In Turkey, the legal blood alcohol content limit for drivers is 0.5 promille. However, many people continue to drive even with a much higher blood alcohol level. The penalties for drunk driving offenses such as fines or license suspensions are not always enforced consistently. Some of the offenders are even able to get away with their crimes without any significant penalty.
To tackle the problem of drunk driving effectively, there need to be more strict laws and regulations that will discourage people from drinking and driving. Authorities should implement stricter measures such as higher fines, penalties for repeat offenders, and license revocations. With such measures, drivers will be more careful about consuming alcohol and driving.
Moreover, there is a need for more awareness campaigns, public education, and advertising to promote safe driving behaviors. People should be educated about the dangers of drunk driving and the possible fatalities or injuries that can result from it. It is also essential that other factors that affect driving such as fatigue, distraction, and drug use are also addressed.
In conclusion, drunk driving is a serious problem that cannot be ignored. The government, police, and society as a whole have a responsibility to prevent this issue from worsening. By implementing stricter laws and regulations, educating the public, and increasing awareness about the dangers of drunk driving, we can reduce the number of accidents and save countless lives.