Türkiye ve Avrupa’nın en büyük danslı ve atlı gösterisi: ‘Osman Bey ile Bala Hatun Kahramanlık Hikayeleri ve ‘Atların Destanı
Platolarını turizme açan ve kısa sürede on binlerce yerli yabancı turisti ağırlayan Bozdağ Film Platoları Türkiye ve Avrupa’nın en büyük büyük atlı-müzikli-danslı sirk ve koreografi gösterisine ev sahipliği yapacak. Bozdağ Film ve Film Platoları Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Bozdağ, Bozdağ Film Platoları içerisinde inşa ettikleri özel gösteri merkezinde; Türkiye ve Avrupa’nın en büyük atlı-müzikli-danslı sirk ve koreografi gösterisini izleteceklerini söyledi.
Bozdağ, “Janbi Ceylan’ın liderliğinde dünyanın önemli akrobatlarından oluşan bir koreografi ekibi kurarak ‘Osman Bey ile Bala Hatun kahramanlık hikayeleri’ ve Atların Destanı’ adlı bir gösteri hazırladık. Müzikli-atlı koreografi gösterimiz Kurban Bayramından itibaren Bozdağ Film Platoları’nda başlıyor. Seyircilerimiz gösterimizi bütün yıl boyunca izleyebilecekler. Bu gösterimiz için 650 seyirci kapasitesi, çadır görünümlü; özel ışık, ses sistemleri ve sahneden oluşan bir salon inşa ettik. Oluşturduğumuz destansı ve duygusal hikayemize atlı koreografi ekibimiz altı ay çalıştılar” dedi.
Özel Gösteri Merkezi İnşa Edildi
Türkiye ve Avrupa’nın en büyük atlı-müzikli-danslı sirk ve koreografi gösterisi için özel bir gösteri merkezi inşa edildi. Gösteri merkezine bakıldığında içinde sergilenen gösterilerle beraber bir bütünlük arz eden mimari gelenek görülmektedir. Türk mimarisi içerisinde çok önemli bir yapı olan çadır konseptinde mimariye sahip Bozdağ Gösteri Merkezi bin metrekare alana inşa edilirken, 650 kişilik oturma kapasitesine sahip.
Atlara Altı Ay Eğitim
Özel ses ve ışık sistemlerine sahip olan gösteri merkezindeki sahnenin çapı 13 metreyken sahne arkasında 26 metrelik özel bir led ekranda bulunuyor. Janbi Ceylan’ın liderliğinde dünyanın seçkin akrobatlarından oluşan ekip 32 kişiden akrobat ve dansçılardan oluşuyor. Gösteride yer alan atlar altı ay boyunca özel olarak eğitildi. Osman Bey ile Bala Hatun Kahramanlıkları ve Atların Destanı gösterisinde 6000 yıllık at ve insan iletişimi/beraberliği, Osman Bey ve Bala Hatun’un kahramanlık hikayesi eşliğinde sahneleniyor.
Atların Destanı;
“Göklerden gelen bir ferman ile çıktık biz bu yola:
And olsun soluk soluğa koşanlara,
Tırnaklarıyla taştan kıvılcım çıkartanlara
Seher vakti düşmanı basıp tozu dumana katanlara»
Ve bu and ile koca bozkırlar aşıp geldik.
Yüce dağlar eridi toynaklarımızın altında.
Birdik, bin olduk.
Bin atlı yar olduk.
Bir derde kul olduk.
Vatandı gayemiz, serden geçtik, sel olduk.
Kayı obasının yiğitleri dediler bize, atam Oğuz’un gölgesinde. Elde kılıç, yürekte cesaret, gönlümüzde aşk, menzil vatan.
Soluksuz koşan atlar bezesin Anadolu’nun dört bir yanını nal izleriyle. Titresin düşmanlar Osman Bey geliyor diye. Selam olsun cepheden cepheyi soran alperenlere.
Ve bin sene sonra yankılansın atların destanı, neslimize hediye.”
