Yabancı Damat’ın Memik Dede’si Arif Erkin Güzelbeyoğlu Hayatını Kaybetti

Arif Erkin Güzelbeyoğlu: Türk Sanatının Zarif Bir Neferi
Arif Erkin Güzelbeyoğlu, Türk sanatının önemli isimlerinden biri olarak, 90 yıl süren ömrü boyunca mimarlık, müzik, tiyatro ve sinema alanlarında büyük izler bıraktı. 1935 yılında Gaziantep’te dünyaya gelen bu usta sanatçı, 2025 yılında 90 yaşında aramızdan ayrıldı.
Gaziantep’te Başlayan Sanat Yolculuğu
Güzelbeyoğlu, Gaziantep’in taş sokaklarında doğmuş, sanata olan ilgisi ise çok genç yaşlarda kendini göstermiştir. Henüz küçükken, seslerin büyüsünü ve kelimelerin ritmini fark etmişti. Lise yıllarında, Molière’in Hastalık Hastası adlı oyununda sahneye çıkarken alkışların arasında sanat dünyasının onun için ne kadar önemli bir yer olacağını fark etti.
Mimarlık Eğitiminden Sanat Dünyasına
İstanbul Teknik Üniversitesi’ne mimarlık eğitimi almak için giden Güzelbeyoğlu, burada da sanatla olan bağını hiç kaybetmedi. Sahne ışıkları, onu hiçbir zaman bırakmadı. Genç Oyuncular Topluluğu’nda amatör olarak başladığı tiyatro serüveni, Dostlar Tiyatrosu’nun kuruluşuna kadar uzandı. Hem oyuncu hem de oyunların müziklerini besteleyerek sahnede önemli bir yer edindi.
Sanatın İçinde Bir Bürokrat: 30 Yıl İstanbul Belediyesi’nde
Mimarlık kariyerini ve bürokratik görevlerini sürdüren Güzelbeyoğlu, İstanbul Belediyesi’nde tam 30 yıl çalıştı. Ancak kalbi, ruhu her zaman sanatın peşindeydi. Sanatı, yaşantısının her alanına entegre etti.
Türk Sinemasına Damgasını Vuran Müzikler
Sinema onun için başka bir sahneydi. Umut, Ağıt, Değirmen gibi önemli filmlerin müzikleriyle Türk sinemasına derin izler bıraktı. Bu eserleriyle, sinemanın ve müziğin iç içe geçtiği projelerde önemli katkılar sağladı.
Televizyonda Unutulmaz Karakterler: Zülfikar Ağa ve Memik Dede
Televizyon dünyasında da büyük bir çıkış yaptı. İkinci Bahar dizisinde Zülfikar Ağa karakterini canlandırarak milyonların kalbinde taht kurdu. Ardından Yabancı Damat dizisinde canlandırdığı Memik Dede karakteriyle Anadolu’nun sıcaklığını ve bilgelik dolu bakışını izleyiciye aktardı. Bu karakterler, Güzelbeyoğlu’nun sanatını ve içindeki derinlikleri nasıl ekrana taşıdığını bir kez daha gözler önüne serdi.
Bir Sanatçının Ardında Bıraktığı İz
Arif Erkin Güzelbeyoğlu’nun hayatı, sanatla iç içe geçmiş ve halkla buluşmuş bir ömürdü. Hiçbir zaman ün peşinde koşmadı, gösterişi sevmedi. Onun için önemli olan, ruhunu sanata, kalbini halka sunmaktı. Müzik, tiyatro, sinema ve mimarlıkla olan yolculuğu, ona hem kişisel tatmin hem de halkın gönlünde kalıcı bir yer kazandırdı.
Bir Ömür Boyu Sanat
Arif Erkin Güzelbeyoğlu’nun 90. yaşını kutladıktan kısa bir süre sonra 16 Ekim 2025’te hayatını kaybetti. Ancak geride bıraktığı müzikle örülmüş bir ömür, sahnelerde yankı bulan bir ses ve halkın kalbinde yer etmiş bir isim olarak hatırlanacak. İşte onun hikâyesi: mimarlıkla başlayıp müzikle dans eden, tiyatroyla konuşan, sinemayla düş kuran bir ömrün destanı.